Beyin Kanaması
İNTRASEREBRAL HEMORAJİLER (İCH) |
Dr.Sultan TARLACI
|
- Stroke olgularının %10 unu olusturur
-Klinik önemi sık izlenmesi ve mortalitesinin yüksek (%25-60) olmasındandır.
Ortalama 56 yas civarinda insidansi artar. Kanamaların %80 i supratentorialdir.
-%40 I ani, %50 progressif olarak baslar. Genellikle günlük yasam aktivitesi
sırasında ortaya çıkar.
-Son 10 yılda HT’un etkili tedavisiyle insidansi azalmıstır.
-iSH nın esas nedeni HiPERTANSiYONdur. Lober hemoraji dısında, iSH’nın
tüm anatomik formlarında dominant risk faktörüdür. HT öyküsü % 72-81 arasında
degisir. Diger stroke alt gruplarıyla karsılastırıldıgında, hastaneye kabulde
belirgin olarak daha yüksek kan basıncı (ve sol ventrikül hipertrofisi)
ölçülmüstür. HTun intraparankimal küçük damarlarda lipohiyalinosis, mikroanevrizma,
elastik laminada dejenerasyon yaparak damar cidarini zayıflatarak kanamaya
neden oldugu kabul edilir.
Primer iSH lı 188 olguluk bir çalısmada (Boroderick et al.1993)
olguların %72 sinde HT etyolojik neden kabul edilmistir.
Non –HT iSH nedenleri:
1.Vasküler malformasyonlar(sakküler, mikotik
anevrizmalar, AVM ler, Kavernöz angiomlar) -%5-25
2.Intrakranial Tm ler-%2-10
3.Kanama bozuklukları,Antikoagülasyon,Fibrinolitik
tedavi- %5-13
4.Serebral Amiloid anjiopati-%7-12
5.Granülomatöz SSS’i anjiitisi, PAN gibi vaskülitler-
%1-3
6.Sempatomimetik ajanlar
7.Hemorajik infarkt
8.Travma
9.Diger: soguk, stres, EKT, Kolesterol düsüklügü,
endarterektomi, kronik karaciger hastalıgı |
VASKÜLER MALFORMASYONLAR
-AVM ya da kavernöz angiomlardan dolayı olusan kanamalar genellikle
serebral subkortikal beyaz maddede lokalizedirler.
-Genellikle HACiM OLARAK daha küçüktürler.
-HT- iSH ile karsılastırıldıgında semptomlarin gelisimi daha yavastır.
-BTde beraberinde SAK varlıgı, lober iSH nedeni olarak AVM/ anevrizmayı
destekler.
-Genelikle kadın dominansı gösterirler ve HT kanamalara göre daha genç
yaslarda izlenirler.
Kavernöz Angiomlar, giderek artan oranda, MRG ile tanımlanabilen, sukortikal
ve ponsta iSH nedeni olabilmektedir. T2-W görüntülemede karakteristik özellikleri
vardır. Düzensiz, parlak hiperdensite ortasında santral niduslu, hemosiderin
birikimine baglanan periferik hipointens halka ile çevrilidirler. Agırlıklı
olarak supratentorial yerlesme egilimindedirler(temporal). Genellikle tek
olarak izlenirler. Klinik olarak: nöbet %27-70 (supratentorial lezyonlarda
sık),iSH %10-30,Progressif nöroljik defisit %35 (daha çok pontin lezyonlarda)
ortaya çıkabilir.
iNTRAKRANiAL TM’LER
-iSH lerin % 10 unu olusturur. Genellikle:
-Glioblastoma multiforme -Melanoma
-Bronkojenik karsinoma -Koriokarsinoma -Renal cell ca.
Bazı klinik ve görüntüleme bulguları hemorajinin Tümoral kökenli
oldugunu düsündürür.
1.Akut stroke esnasında papil ödemi varlıgı
2.HT kanama bölgeleri dısında kanama (C.Callosum
gibi…)
3.Birden çok yerde, eszamanlı kanama
4.Kontrastsız BT de düsük dansiteli merkezin
çevresinde, yüksek dansiteli hmoraji halkasının olması
5.Akut hematomla birlikte kitle etkisi ve
çevresindeki ödem miktarının orantısızlıgı
6.Kontrastlı BT de hemorajiye komsu, kontrast
tutan nödül.
7.MRG de kitle lezyonu içinde heterojen sinyal
dansitesi degisiklikleri |
Bu durumlarda, primer ya da metastatik tm’ler arastırılır. Eger negatifse
serebral angiografi ve hematom kavitesinden biyopsi için kraniotomi yapılır.
Kısa süreli mortalite % 90 in üzerindedir.
KANAMA BOZUKLUKLARI,ANTiKOAGÜLASYON
VE FiBRiNOLiTiK TEDAViYE BAGLI iSH
-Koagülasyon anormalliklerine baglı iSH
ler nadirdir.
-F-8 eksikligine baglı hemofililerde %2.5-6
oranında iNTRAKRANiAL H. izlenir. Bu kanamaların % 50 sini iSH+ %50 sini
subdural H. olusturur.
-Olgular genellikle 18 yas altındadır.
-Mortalite oranı iSH de % 65
Subduralde % 10 dur.
-iTP li olguların %1 inde yasamı tehdit
eden iSH izlenir. Genellikle PLT 10 binin altına düsünce iSH riski artar.
-Lösemilerde, Akut lenfositik lösemide
iSH digerlerine göre sıktır. Genellikle sistemik kanamalarla bir aradadır.
PLT 50 binin altına düsmesi ve hızla yükselen blastik lökosit sayısı (300
bin üzerinde) kanama riskini arttırır.
-Akut promyelositik lösemi, DiK’e neden olarak iSH’e dolaylı olarak
neden olabilir.
Oral antikoagülanlarla tedavi alanlarda,
iSH riski sekiz-on kat artar. Tartısmalı olmakla birlikte;
*HT
*ileri yas
*Önceden geçirilmis serebral infarkt
*Kafa travması
*protrombin zamanı asırı uzaması ile risk artar (Risk minimum PZ 1.5
katı veya INR 2-3 arasında)
Bu hemorajiler belirli klinik özellikler gösterirler:
*HT lere göre yavas progressif seyir (48-72 saat). Bu nedenle kanama
daha büyük olmaya egilimlidir ve mortalite %65 ile yüksektir. Sistemik
kanama nadiren iSH e eslik eder.
Fibrinolitik ajanlar,
-tPA kullanımında kısmen doz ile iliskilidir. Bugün AMI de önerilen
100 mg dozunda iSH riski % 0.5-0.6 arasındadır (150 mg dozunda %1.5). Bu
oran yinede yüksek mortaliteli AMI tedavisinde , düsük oranlı ciddi bir
komplikasyondur.
- STR+tPA bir arada kullanımında % 1-5 e yükselir
- Trombolitik tedavide kanama riski amioid anjiopati varlıgı ile artar.
- tPA tedavisini takiben gelisen iSH, uygulamadan hemen sonra ortaya
çıkar. % 40 i ilaç infüzyonu esnasında ortaya çıkar. Kanama genellikle
lober, multiplidir ya da subdural H. ile biraradadır.
- Mortalite %44-87.5 arasında degisir.
-Serebral iskemiler sonrası trombolitik tedavide kanama oranı %9-25
arası degisir.
SEREBRAL AMiLOiD ANJiOPATi
-Kortikal ve leptomeningeal arteriollerde selektif amiloid birikimiyle
karakterizedir.
-Sıklıgı yas ile artar. 90 yas üzerindeki, seçilmemis otopsilerde %60
oranında rastlanmıstır. 55 yas öncesi nadir olarak ortaya konmustur.
-Yüzeyel kortikal ve leptomeningeal küçük ve orta boy arterleri tutmasından
lober lokalizasyonlu iSH ve lokal SAK nedenidir. Non-HT olgularda tekrarlayıcı
ya da eszamanlı iSH nedenidir. Olguların %30 unda ilerleyici demans bulunur.
-HiSTOPATOLOJiK olarak plaklar, kongo kırmızısı ile boyanır ve polarize
ısıgı iki yönlü kırar. Kortikal ve leptomeningeal arterlerin media ve adventiasında
birikim olur. Buna baglı arter duvarı güçsüzlesir ve ya mikroanevrizmalar
geliserek rüptüre olur.
-Kanama riski: Kafa travması
Cerrahi girisim (?)
Granülomatöz SSS angiitisi varlıgı
Fibrinolitik ajan kullanımı ile artar (Wijdicks and Jack 1993).
VASKÜLiTLER VE SSS’i GRANÜLOMATÖZ ANGiiTiSi
-SSS’I izole angiitisi ya da Granülomatöz angiitis (GA) küçük ve orta
büyüklükteki intrakranial arterlerin ve venlerin adventiasi ve mediasında
dev hücre formasyonlu mononükleer enflemasyonla karakterizedir (Moore 1989).
intimal hiperplaziyle sıklıkla iNFARKT lara neden olamakla birlikte nadir
olarak iSH bildirilmistir (Clifford-Jones et al. 1985). Bu olgularda angiografik
olarak mikroanevrizmalar bildirilmistir.
- GA tedavi edilebilir durumdur. Siklofosfamid ve kortikosteroid tedavisi
gibi immünsupresanlara yanıt verir. Tedaviyle, angiografik olarak ortaya
konan vaskülit bulguları (arterial beading) düzelir (Alhalabi ve Moore
1994) fakat anevrizmaların kaybolması gösterilememistir.
-Vaskülitler arasında PAN’nında kendini iSH ile gösterebilecegi bilinir.
SSS’i izole vaskülitinin aksine sistemik tutulum bulguları olan ates, yorgunluk,
kilo kaybı, anemi, yüksek sedim, hipertansiyon, renal bozukluklar bulunur.
SEMPATOMiMETiK AJANLAR
-Amfetamin, kokain indirekt olarak iSH nedeni olabilmektedir.
-AMFETAMiNLER olan efedrin, pseudo
efedrine, fenil-propal-amine, i.V, P.O ve intra nasal olarak kullanımı
sonrası, sıklıkla birkaç dakika ya da saat sonra iSH ortaya çıkar. Genellikle
subkortikal hemisferik yerlesimlidirler.
-Vakaların yarısında geçici HT bildirilmistir.
-Dekonjestan kullanımı sonrası gelisen
iSH olarak 21 olgu literatürde bildirilmistir. Bu olgular genellikle önceden
HT öyküsü olmayan, 30 yaslarında genç kadınlardır. Ancak hastaneye kabulde,
bildirilen olguların % 33’ünde HT bulunmustur.
-12 olguluk angiografik çalısmada, arterial beadinge rastlanmıstır.
KOKAiN kullanımıyla iSH ve SAK
gelisebilir. Genellikle alımdan sonraki ilk dakikalarda ortaya çıkar.
Hemorajinin nedeni bilinmez. Kokainin indükledigi vazokonstrüksiyonu
takiben reperfüzyonla kanama ortaya çıkar. Bazı olgularda AVM, anevrizmaya
rastlanmıstır.
HEMORAJiK iNFARKT
-Genellikle kardioembolizm sonası ortaya çıkar (%85).
-Genellikle ilk 48 saat içinde gelisir. %10-24’ü ilk saatte ortaya
çıkar.
-Intra-infarkt hematom gelisirse %32 oranında klinik olarak bozulma
ortaya çıkar.
-infarktın boyutunun büyük olması, ilk BTde hipodensite görülmesi,
infarkt baslangıcında HT varlıgı veya enfektif endokardite baglı embolik
infarktlarda hemoraji riski artar.
-Patofizyolojik olarak: petesial kanamalar için diapedez, genis hematomlar
için distale emboli hareketi sorumlu tulur.
SONRAKİ SAYFA
|